Araştırmacı, Yazar

ANASAYFA
BİZE ULAŞIN
AMACIMIZ
KUR'AN DİNLE
KİTAPLARIMIZ
DERS VİDEOLARI ARŞİVİ
NOT DEFTERİ
Kadınların evlerinin dışında elbiselerini çıkarmaları ve hamama gitmemeleri konusunda sakındırıcı Hadîslere istinâden bir kardeşimiz; “havuza giden kadınlar da aynı konuma girer mi? Müslüman bir kadın havuza gidebilir mi?” diye sormuştur. Biz de kısaca aşağıdaki cevabı verdik. Kardeş, ben aslında tâ baştan beri cevabı veriyorum ama tâbir-i câizse büyük puntolar kullanmıyorum, altını çizmiyorum. Fakat o özlü cümleleri bazen açmak gerekiyor. İnşâAllah, açalım... Baştan söyleyelim ki, tesettürün yanında hicâb, hayâ ve takvâ konularının da işlenmesi gerekir. Bir kadının güzelliğini herhangi bir yerde açması, oradaki kadınların o güzelliği kocalarına anlatmaları anlamında bir fitnedir. Bu konuda sakındırıcı Hadîsler vardır. Hatta iffet ve hayâ timsali olması gereken kadının kendi babasının yanında dahi giyim kuşam konusunda çok dikkatli olması gerekir. İmam Mevdûdî, bir kadının tesettüre dikkat edeceği kimseler konusunda, kadına karşı örtüneceği ölçünün farklılık arz edeceğini ifade etmektedir. Genel olarak şunu bilmemiz gerekir. Müslüman kadın ayrıdır gayrimüslim ayrıdır. Takvâlı kadın ayrıdır, takvâsız olanı ayrıdır. Edepli kadın ayrıdır edepsizi ayrıdır. Hatta tanıdık kadın ayrıdır tanınmayan, yabancı kadın ayrıdır.
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 24/05/2016 | Yorum(0) | Yorum yaz
“İmam Gazalî daha sonra, musikîyi haram kılan şeyin kendisi değil, sonradan ârız olan bazı sebepler olduğunu ifade eder, bunu da şöyle tasnif eder: ‘Şarkı söyleyen kadın olur, dinleyen de kadın sesinin şehvetini tahrik edeceğinden korkarsa dinlemek haramdır. Burada haram hükmü müzikten değil, kadının sesinden gelmektedir.’ ‘Şarkı ve türkünün güftesi bozuk, İslâm inancına ve ahlâkına aykırı ise, bunu müzikli veya müziksiz söylemek ve dinlemek haramdır.’" (İhyâ, İmam Gazâlî, II/279-281) Sayın Yusuf Semmak, Forum da dolaşırken bu konu dikkatimi çekti konuyu siz açmışsınız ve güzel bir dille anlatmışsınız. Benim burada size sormak istediğim İmam Gazâlî’nin fetvâsındaki ‘kadın sesinin şehvetini tahrik edeceğinden korkarsa' bölümünde, kadını görmediği halde dinleyen ve artı olarak görmediği kadının sesinden etkilenmeyen ve şehveti de tetiklenmeyen bir kimse müzik dinleyebilir mi ve üstelik içinde haram veya fahşa barındırmayan mubah bir konuya ait olsa da dinleyemez mi? Bir diğer sorum ise ‘Şarkı ve türkünün güftesi bozuk, İslâm inancına ve ahlâkına aykırı ise, bunu müzikli veya müziksiz söylemek ve dinlemek haramdır.’ Şarkı veya türkünün güftesi sağlam, İslâm ve ahlâkına uygun ve üstelik cihâdî özellikler taşıyorsa bunu müzikli dinlemek yine de câiz olmaz mı? Tabi burada her hal ve şartta müzik dinlemenin zaman öldürmekteki haramlığını kabul ederek kısa bir seyahat esnasında veya bunun gibi arada geçen zamanlarda câiz olmaz mı? Bu konuda cevap yazarsanız mutlu olurum…” demiştir.
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 24/05/2016 | Yorum(0) | Yorum yaz
Allah’a hamd, Rasûlüne salât ve selâm ederek başlıyoruz. Rabbimiz, hepimize hakkı hak bilip hakka ittibâ etmemizi, bâtılı bâtıl bilip bâtıldan da ictinâb etmemizi nasip ve müyesser eylesin. Âmîn. “Müslüman Kadınların Saçlarını Örtmeleri Farz mıdır?” başlıklı yazımızı okuyan bir kardeşimiz aşağıdaki soruyu yöneltmiştir. Aslında ilk bakışta basit bir soru gibi gözükmesine rağmen iyice düşünüldüğünde önemli bir soru olduğu anlaşılacaktır. Şahsen ben de soruyu ilk gördüğümde “câizdir” diye içimden geçirmekle yetinmiştim. Ama daha sonra bu kadarının yeterli olmayacağını düşündüm. Zira bu konunun direkt cevaplandırılması için “câizdir” ya da “câiz değildir” şeklinde doyurucu olmayan bir cevap şekli yetersizdir. Çünkü meselenin farklı yönleri de bulunmaktadır. Bundan dolayı da konuyu özetler mahiyette ana hatlarıyla cevaplandırmanın faydalı olacağını düşünüyorum. Önce soruyu görelim sonra cevaba geçelim: “Selamün aleyküm. Benim sorum; saçı omuzlarından aşağıda olan bir insan, ensesinde toplayamıyorsa kestirmesi câiz midir? Çevremde, ‘âhirette kadınların saçlarının göğüs hizası altında olması gerekiyor’ diyenler var. Bunun doğruluğu var mıdır? Selâmetle, Allah'a emânet kalın…” Ve aleyküm selâm. Saçı omuzlarından aşağıda olan bir kadının saçlarının uçlarından kestirmesi yani saçını kısaltması câizdir. Toplumda, kadınların saçlarının göğüslerinin hizasının altında olması gerektiği söylentisi -maalesef ki- geçmişten bu yana mevcuttur. Bunlar “kocakarı türetmesi” denen sözlerden sayılır. Bu sava göre, kadının saçları göğüslerinin altında olması gerekiyormuş ki, kadın öldüğünde göğüslerinin, saçlarıyla kapatılması gerekmekteymiş. Ya da kadın mahşer yerinde insanlar toplandıklarında göğüslerini saçlarıyla kapatacaklarmış. Bütün insanlar mahşerde analarından doğduğu gibi haşredilecek ya. Bu gerçeğin üzerine mesnetsiz fikirler eklemek de uydurucuların işi olmaktadır.
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 05/11/2015 | Yorum(2) | Yorum yaz
“Hurâfelerden kurtulmanın tek yolu; Kuran'ı dinin tek kaynağı olarak görüp, dinin tek kaynağını okuyup anlayıp, hayatımızda tek rehber olarak benimsemekten geçer” diyen bir arkadaşa verdiğimiz cevap aşağıdadır. Kitâbını bizlere göndererek, yolumuzu aydınlatan Celâl ve İkrâm sahibi Allah Sübhânehu ve Teâlâ’ya hamdolsun. Peygamberimize, âline, ashâbına ve etbâ’ına salât-ü selâm olsun. Şüphesiz sözün en güzeli Allah’ın Kitâbı, yolun en güzeli ise Muhammed aleyhisselâm’ın yoludur. Allah’ın Kitâbına ve O’nun Rasûlüne uyanlara ne mutlu! Sizin bu sözünüzün yanlışlığını, Kur’ân’dan birçok Âyet ile ispat etmek mümkündür. Ancak biz, size uzun bir yazıyla cevap vermek yerine tek bir delil ile yetineceğiz. Zaten bu cevabımıza karşılık veremezseniz -ki veremezsiniz-; bu durumda, İslâm’ın kaynağının sadece “Kur’ân” olduğunu söylemenizin ve o tek kaynağı da kendi aklınız ile anlamaya çalışmanızın bâtıllığını siz de fark etmiş olacaksınız. Allah’ın dininin tek kaynağının sadece Kur’ân olmadığını, bizzat Kur’ân’dan bir delil ile ispat edelim. Delilimiz; "kıblenin tahvîli (değiştirilmesi)" meselesidir…
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 26/01/2014 | Yorum(0) | Yorum yaz
Ebû'l A'lâ Mevdûdî'nin, sûfîlerin râbıta ve semâ gibi bâtıl uygulamalarının yanlışlığını vurgulayıcı bir açıklaması hakkında bize yöneltilen bir soruya verdiğimiz cevabımızdır… Not: Bir kardeşimiz, Ebû'l A'lâ Mevdûdî'nin Tercümânu'l Kur'ân'ın, Ağustos/1961 tarihli sayısında, bir sûfî'ye verdiği cevabın aşağıya aldığımız bölümünü yazarak, bize, şu soruyu yöneltmiştir. Soru: "…Bu meselede ben de aynı tavra sahibim. Örneğin ben, semâ'yı Allah'a yaklaşmaya bir vesile olarak gören büyüklerin içtihadının doğru olduğunu kabul edemem. Veya şeyhi râbıta etme yoluna başvuran kişilerin görüşlerinin isabetli olduğunu söyleyemem. Ben böyle şeyleri yanlış olarak görüyor, bu gibi şeylere karşı çıkmayı ve insanlara bunlardan kaçınmalarını öğütlemeyi gerekli hissediyorum. Ancak, şu da var ki, bu gibi usullerin nispet edildiği büyük sûfîlere saygısızlık edilmesini doğru bulmuyorum." (Fetvâlar, Ebû'l A'lâ Mevdûdî, Nehir Yay-1992, C: 2, S: 118) Üstad yani Mevdûdî üstadımız anladığım kadarıyla, “İslâm’da semâ ve râbıta yok” diyor. Ama semâ'yı ve râbıta'yı ortaya çıkaran sûfîlere de karışmam ve karıştırtmam mı, demek istiyor? Burasının biraz daha açıklanması lazım en azından benim için... Çünkü daha önce tasavvufla ilgili bir sürü yazınızı okudum. Sizin görüşleriniz de bu istikamette mi?
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 12/01/2014 | Yorum(0) | Yorum yaz
Kur'an'ı nasıl okumamız gerektiği hususunda soru soran bir arkadaşımıza o an itibariyle verdiğimiz cevap aşağıdadır...
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 16/07/2013 | Yorum(0) | Yorum yaz
Rahman ve Rahîm Allah'ın adıyla. Her halükârda Allah'a hamd olsun... Elhamdülillahi Rabbi'l âlemîn alâ külli hâl. NOT: Ateist bazı kişilerle tartışan bir arkadaşımız; ateistlerin bilime dayalı kanıtlardan başka şeylere değer vermediklerini, kendileriyle İslâmî bir üslupla konuşmanın yarar sağlamadığını, Allah'ın varlığını kabul etmedikleri için, her konuşmalarının İslâm'a ve Müslümanlara hakaret etmek ve alay etmekten ibaret olduğunu, bu durum karşısında gerçekten çok üzüldüğünü ve onlara Allah'ın varlığını nasıl ispat edeceği noktasında sıkıntı çektiğini zira ateistlerin gözle görülür somut kanıtlarla akıllarına hitap etmedikçe sayısız deliller de sunsanız kabul etmediklerini, söylüyor... Böylesi bir durumla karşılaşan Müslümanın tavrı nasıl olması gerektiğini soruyor...
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 30/04/2013 | Yorum(1) | Yorum yaz
Soru: Merhaba, gözlemlediğim kadarıyla dînî konularda çok engin bilgilere sahipsiniz. Ricâ etsem kafama takılan bir kaç soruda yardımcı olabilir misiniz? Cevap: Estağfirullah, merhaba. Hakkımdaki güzel düşünceniz için teşekkür ederim. Rabbim, bizlere faydalı ilim nasip etsin. İnşaallah, buyurun, sorun. Biiznillah, yardımcı olmaya çalışırım. Soru: Öncelikle ilginiz için teşekkür ederim. Benim sıkıntım şudur… Allah'ı sevmek için, kendime bir sebep bulamıyorum. Mecbûriyetten ibadet yapıyorum. Sizce ne yapmalıyım? Nasıl bir düşünceye sahip olmam gerekir?
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 23/02/2013 | Yorum(0) | Yorum yaz
SORU: Öğrendiğime göre; bir kişi açtığı işyerine "Ganioğlu Ticârethanesi" adını verecekmiş. Ve "Gani" kelimesinin Allah'ın isimlerinden birisi olduğunu söyleyerek, farklı ve güzel bir isimlendirme olduğunu söylüyor. Bu şekilde isim verme İslâm'a uygun mudur?
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 13/12/2012 | Yorum(0) | Yorum yaz
SORU: Esselâmu aleyküm, ben gerçek bir Müslüman olmak istiyorum, Allah’tan korkan bir Müslüman, cehennemden değil… Allah’ı isteyen bir Müslüman, cenneti değil… Ama ben Allah korkusunun nasıl olacağını bilemiyorum? Tabii ki de bir canavardan veya bir hırsızdan korkar gibi bir korku değil. Ama ben yapamıyorum “neden korkuyorsun” deseler, ne derim bilmem. Allah emrettiği için, derim. Ama sadece lafta olur, ben esasta da "Allah’tan nasıl korkmak gerekiyorsa öyle korkmak" istiyorum? [1]
Bağlantı | kategori: SİZİN SORDUKLARINIZ | tarih: 13/12/2012 | Yorum(1) | Yorum yaz

04.10.2024Cuma
Son Konular .: NASİHATLER 17
.: 115- Ebu Hanife Hakkında | Yusuf Semmak
.: 114- Arapça Test Çözümleri – Tesniye'nin (İkilin) İ'rabı | Yusuf Semmak
.: 113- Kur’an Okuma ve Öğretme Karşılığında Ücret Almak, Ölüler için Kur’an Okumak ve Rukye Bahsi - PÇMO – 44
.: NASİHATLER 16
.: 112- Peygamberin Kabrini ve Diğer Kabirleri Ziyaret ve Ölülere Nelerin Fayda Vereceği - PÇMO – 43
.: Muhtelif Konularda Kısa Kısa - 7
.: 111- Kâfir Olarak Ölenlere, Dünyadaki İyi Amelleri Fayda Sağlamaz! | Yusuf Semmak
.: 110- Benim Babam da Senin Baban da Ateştedir! | Yusuf Semmak
.: 109- Hz. Ömer’in Hılâfeti Devrinde Bir Adamın Hz. Nebî'nin Kabrine Gelip Onunla Tevessül Etmesi – 42
.: 108- İman Edip Müslüman Olmak Tertemiz Bir Sayfa Açmaktır! | Yusuf Semmak
.: 107- Peygamberimizin Kabrini Ziyaret Meselesi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 41
.: 106- Zamanın Önemi ve Su Gibi Akan Ömür! | Yusuf Semmak
.: 105- Mü’min Sabahlayıp Kafir Akşamlamak veya Mü’min Akşamlayıp Kafir Sabahlamak! | Yusuf Semmak
.: 104- Tarihte Putperestlik Nasıl Başladı? - Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 40
.: 103- Müslümana Sövmenin ve Onunla Savaşmanın Hükmü Nedir? | Yusuf Semmak
.: 102- Türbe ve Kabirleri Ziyaretin, Bid’at Olan Tevessülle İlişkisi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 39
.: 101- Münafıkların Özellikleri Nelerdir? | Yusuf Semmak
.: 100- Müslümanı Tekfir Eden Kimsenin Durumu Nedir? | Yusuf Semmak
.: 99- Tevessülün Anlamı, Kısımları ve Bid’at Olan Tevessül – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 38
.: 98- Ehl-i Kıble Kime Denir? | Yusuf Semmak
.: 97- Hz. Yusuf’un Mısır’daki Konumu (3) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 37
.: 96- Bir Mezhebe Uymak Zorunda mıyız? | Yusuf Semmak
.: 95- Hz. Yusuf’un Mısır’daki Konumu (2) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 36
.: 94- Hz. Yûsuf’un Mısır’daki Konumu (1) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 35
.: 93- Ru'yetullah (Allah'ın Görülmesi) Meselesi | Yusuf Semmak
.: 92- Allah’tan Başka Kanun Koyucu Yoktur! (2) - Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 34
.: 91- Allah’tan Başka Kanun Koyucu Yoktur! (1) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 33
.: 90- Hz. İbrahim’in Nemrud’a, Babasına ve Kavmine Tebliği – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 32
.: 89- Allah ve Mahlukat İlişkisi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 31
.: 88- O Büyük Mahkeme'de! (Şiir)
.: 87- İmanın Artıp Eksilmesi Meselesi ve Ehl-i Kıble Kimdir? – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 30
.: 86- Peygamberimiz İslam’a Davet Metodu – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 29
Son Yorumlar
misafir
Good blog post. I certainly appre
Oğuzhan
Admin çok teşekkürler.
İsmail
Yüce ALLAH cc razı olsun sizden h
Yusuf Semmak
Ve aleyküm selâm kardeşim. Tâbi
Bekir Yetginbal
Canım kardeşim selamualeykum GÜN
Bekir Yetginbal
Ey Rabbim bu kulunun gayretlerini
Mahmut
Selamünaleykum Yusuf peygamberin
Ufuk
Çok güzel
Şeyma
Bu nadide soru ve cevapları için
Ahmet
Doyurucu bir yorum Teşekkürler
Yusuf Semmak
Son mısralar/dizeler hep "Lâm" ha
Baraa
Bence çoooook güzel bir site
ali
İlmî Arapça Sayfası http://www
ali
Faydalı Bir Maksud Programı http
ali
Faydalı Bir Emsile Programı http
Yusuf Semmak
BU DERSTE İŞLENEN BAŞLICA MEVZULA
Derya Atan
Ağzınıza, yüreğinize sağlık hocam
Firdevs Sevgi
inş güzeldit.
misafir
⭐⭐⭐⭐&
mustafa
Abi çook teşekküür ederim
Medine
Cenetin kapısın geçmek istiyom
Yusuf Semmak
Namazda Salli-Bârik okurken, Peyg
Yusuf
Allah razı olsun hocam çok anlaşı
Yusuf Semmak
Saçınızı erkeğe kestirmediğiniz,
Meryem
Verdiğiniz bu bilgiler için çok t
Yusuf Semmak
+ Ayrıca Hadîs'in açıklamasında d
Yusuf Semmak
Güzel bir yorum. Fakat biraz açık
metin
hadiste gecen Gölge Arsin gölgesi
Rüya
Çok teşekkür ederim
Şule
Çok teşekkürler
sadullah demircioğlu
abdullah bin mesud (r.a.) ‘’sakın
Yusuf Semmak
Bir kardeşimiz, selâmdan sonra; “
Yusuf Semmak
EVET, YİNE SİGARA! Bugün piyas
© 2012 YUSUFSEMMAK.COM