Araştırmacı, Yazar

ANASAYFA
BİZE ULAŞIN
AMACIMIZ
KUR'AN DİNLE
KİTAPLARIMIZ
DERS VİDEOLARI ARŞİVİ
NOT DEFTERİ
İnsanları çok yakından ilgilendiren bir edat olan إمَّعٌ “imme’” ya da إمَّعَةٌ “immea” kelimeleri ne anlama gelmektedir? Önemine binâen bu kavram üzerinde biraz durmak istiyoruz.

 

 

 

ARAPÇA'DA “İMMEA” (إمَّعَةٌ) EDATININ ANLAMI NEDİR?

İnsanları çok yakından ilgilendiren bir edat olan إمَّعٌ “imme’” ya da إمَّعَةٌ “immea” kelimeleri ne anlama gelmektedir? Önemine binâen bu kavram üzerinde biraz durmak istiyoruz.

Bu kelime, tâ’lı da tâ’sız da kullanılır ve “silik, düşük, fırsatçı, çıkarcı, eyyamcı, karaktersiz, kararsız, zayıf ahlâklı kişi” anlamlarındadır.

Bu kelimede; “kendisine ait bir görüşü ve irâdesi olmayan, onun bunun görüşüne uyan, başkalarının ağzına bakan, onları taklit eden” anlamı bulunmaktadır. Dolayısıyla “immea” kelimesinde “toplumun genel davranış biçimini taklit ve başkalarına tâbi olma” anlamı bulunduğu için, bu kelimeyi “taklitçi, irâdesiz ve kendi görüşü olmayan” şeklince çevirmek mümkündür. Kısaca, مَنْ لاَ رَأْيَ لَهُ “Hiçbir görüşü olmayan” denir. İnsan, hayat anlayışını, “El âlem ne der?” sual, tereddüt, endişe ve tedirginliği üzerine bina ederse, el âlemin ne dediğine kulak vermektedir. Böylelerinin ne kendilerine ne de başkalarına bir yararı dokunur. Zira onların ne azimleri vardır, ne bir şey üzerinde sebatları, ne de kendilerine ait fikirleri bulunmaktadır. Fikri olmayanın zikri de başkalarının ağzından duyduğunu ve amellerinden gördüğünü yapmak ve nakletmek olacaktır. Müslüman, Allah tarafından mükellef kılındığı sorumlulukları tereddütsüz yapmalıdır. “Eş dost, falan insanlar ne der?” diyerek İslâm’ı yaşamaktan kaçmamalıdır. İnsanın sahip olduğu ve olabileceği, gördüğü ve görebileceği, hatta göremediği nice varlıklar vardır ki, hepsinin yaratıcısı ve sahibi Allah Teâlâ’dır. Kul, Yüceler Yücesi Rabbimiz karşısında acizliğini ve muhtaçlığını bilmeli, kibirlenmekten, kendini beğenmekten ve Allah’ı zikretmekten asla gaflet etmemelidir. Allah’a kulluk etmenin büyük bir şeref olduğunu, yaratılan tüm insanların ve cinlerin iman etmeyeceğini bilerek, iman sahibi olduğu için Allah’a şükretmeli, huşu’ ve itminan ile O’na ibâdet etmelidir. Elinden geldiğince hayatın her kademesinde Allah Teâlâ’nın dediğine itibar etmelidir. Velev ki, tüm dünya Allah’ın dediğinin aksi üzerinde fikir birliğine varsalar dahi, insanların görüşlerine ve yaşam tarzlarına uymamalıdır. İnsanların hidâyeti ve ıslâhı ile mükellef olup, âhirette bu hususta sorguya çekilecek olan insanın, toplumda bozulmalar artınca onları düzeltmek yerine onlara uyması katmerli günahtır. Birisi, kendi sorumluluğunu terk etmesi, diğeri ise insanları kötülükten sakındırma vazifesini terk etmesidir. İslâm’da “teklîf-i mâlâ yutâk” yoktur. Yani güç yetirilemeyen İlâhî teklîf bulunmamaktadır. (Bkz: Bakara: 286). Müslüman, bir münker (kötülük) gördüğünde eliyle değiştirir, buna güç yetiremezse diliyle değiştirir, buna da gücü yetmezse kalbiyle buğzeder.

Peygamberimiz şöyle buyurmuştur:

“Sizden kim bir kötülük görürse onu eliyle değiştirsin. Eğer (buna) gücü yetmezse diliyle, (buna da) gücü yetmezse kalbiyle (değiştirsin). Bu ise imanın en zayıf halidir.” (Müslim, Îmân, 78, H. No: 49; Tirmizî, Fiten, 11, H. No: 2172; Ebû Dâvûd, Salât, 250, H. No: 1140; Melâhım, 17, H. No: 4340; İbn-i Mâce, İkâmet, 155, H. No: 1275;  Fiten, 20, H. No: 4013; Nesâî, Îmân, 17, H. No: 5008)

“İmme’” ve “immea” kelimesini küçük bir örnek ile ifade edelim: رَجُلٌ إمَّعٌ ، رَجُلٌ إمَّعَةٌ “Herkesin peşinden giden, her görüşü destekleyen taklitçi bir adam” demektir. Görüldüğü gibi, رَجُلٌ "racul/adam” müzekker (eril) olmasına rağmen, hem tâ’lı hem de tâ’sız haliyle bu edatımız, müzekker kelimeye sıfat olabilmektedir. Kelimenin çoğulu; إمَّعُونَ şeklindedir.

“İmmea” إمَّعَةٌ kelimesi, müennes (dişil) için değildir. Yani kelimenin sonundaki tâ harfi te’nîs (dişiliği belirtmek) için değil, mübâlağa için gelmiştir. (Bkz: Lisânu’l-Arab, Dâru’l-Meârif, Kâhire, C: 1, S: 131)

Dolayısıyla erkekler için إمَّعٌ “imme’”, kadınlar için “immea” إمَّعَةٌ denilmemektedir. Bu ikisi, hem erkekler hem de kadınlar için kullanılır.

Bir Hadîste: اُغْدُ عَالِمًا أوْ مُتَعَلِّمًا وَلاَ تَكُنْ إمَّعَةً “Ya âlim ol ya müteallim (öğrenen) ol. Ama ‘immea’ (taklitçi) olma” diye geçmektedir. (Bkz: Lisânu’l-Arab, 1/131)

"İmmea"; dinini, imanını insanların anlayışlarının peşine takan, delil sormadan ve aramadan körü körüne onların görüşlerine tâbi olan kimsedir. İşte Hadîs, bize bunu yasaklamaktadır! Allah daha iyi bilir, bu Hadîste “taklitçi olma!” diye yasaklanan şey; bazı Hadîs kitaplarında geçen: “Ya öğreten, ya öğrenen, ya dinleyen, ya seven ol. Sakın beşinci olma; helâk olursun” buyruğundaki “beşinci olma” uyarısı yapılan durum olsa gerektir. Bu Hadîsi, Beyhakî Şuabu’l Îmân’da, Ebû Nuaym Hilyetu’l Evliyâ’da, İbn-i Abdilberr Câmiu Beyâni’l-İlm ve Fadlihi’de, Bezzâr el-Bahru’z Zehhâr’da nakletmiştir. Bazı Hadîslerde ise “dördüncü olma” uyarısı bulunmaktadır. Anlaşıldığı kadarıyla öğrenmek, öğretmek, dinlemek ve sevmek dışında kalan şey ya da şeyler insanı helâke sürüklemektedir. Bu helâk; insanın, hakkında bilgisi olmayan meselelerde sormadan ve araştırmadan, insanlardan birinin ya da birçoğunun görüşlerini taklit etmektir. İlmi ve ilim ehlini sevmek ve onları güzelce örnek almak bile insanı helâkten koruyan güzel bir ameldir. İnsanın yaşam tarzı halka değil, Hakka dönük olmalıdır. İnsan, kendisi gibi olan zayıf varlıkları râzı etmek için değil, kendisini yaratan Yüce Allah’ın rızâsını kazanmak için çalışmalıdır. Kaldı ki, Allah’a kulluğu terk ederek, insanları, kendisine kulluğa çağıran kişi ve kişilerden daha zâlim kimse olamaz! Haddizatında böyle bir istek, eşyanın tabiatına aykırıdır. Aykırılıklardan hayır ummak ise cehl-i mürekkebdir.

Kelimenin aslının: إِنِّى مَعَكَ “Ben seninleyim” demek olduğunu ve zamanla bu şekle dönüştüğünü söyleyenler olmuştur. (El-Müncid fi’l-Lüğati ve’l-A’lâm, Luvîs Ma’lûf, S: 18)

“İmmea” إمَّعَةٌ kelimesi bazı Hadîslerde geçmektedir. Huzeyfe radıyallâhu anh’ın rivâyetine göre, Rasûlullah aleyhisselâm şöyle buyurmuştur:

لاَ تَكُونُوا إِمَّعَةً ، تَقُولُونَ : إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَحْسَنَّا ، وَإِنْ ظَلَمُوا ظَلَمْنَا ، وَلَكِنْ وَطِّنُوا أَنْفُسَكُمْ ، إِنْ أَحْسَنَ النَّاسُ أَنْ تُحْسِنُوا ، وَإِنْ أَسَاءُوا فَلا تَظْلِمُوا

“İmmea (taklitçi ve irâdesiz) olmayınız! ‘Eğer insanlar iyilik ederse, biz de iyilik ederiz. Eğer zulmederlerse biz de zulmederiz’ demeyiniz! Fakat kendinizi, iyilik yapanlara iyilik yapmaya, kötülük edenlere de zulüm etmemeye alıştırınız.” (Tirmizî, Birr, 63, H. No: 2007)

İyiliğe iyilikle, kötülüğe de kötülükle karşılık vermek fazilet değildir. Çünkü bunu herkes yapar. İnsan fıtratı ve nefsi, iyiliğe iyilikle, kötülüğe de kötülükle karşılık vermeye müsaittir. Fazilet olan ise, kötülüğe de iyilikle karşılık vermeye nefsi alıştırmaktır. Bu yapılmazsa, kötülükler son bulmaz, bilâkis her kötülük başka kötülükleri doğurarak çoğalmaya devam eder. Zulme gelince; her ne gerekçeyle olursa olsun, başkalarına zulmetmek haramdır!

Kudsî bir Hadîste Allah Sübhânehu ve Teâlâ şöyle buyurmuştur:

يَا عِبَادِى إنِّى حَرَّمْتُ الظُّلْمَ عَلَى نَفْسِى وَجَعَلْتُهُ بَيْنَكُمْ مُحَرَّمًا فَلاَ تَظَالَمُوا

“Ey kullarım! Ben kendi zâtıma zulmü haram ettim, onu sizin aranızda da haram kıldım. Bu sebeple birbirinize zulmetmeyin!” (Müslim, Birr, 55, H. No: 2577)

Şanı Yüce olan Allah hakkında zulüm imkânsızdır. Her şeyin mülkü ve tasarrufu elinde olan Rabbimiz, kullarına da zulmü kesin olarak haram kılmıştır.

“Taklitçi olma, güzel örnek ol” diyerek satırlarımıza son verelim... 

Konumuzla alâkalı Arapça olarak son söz söylemek gerekirse:

 لاَ تَكُنْ إمَّعَةً ، قُلِ الْحَقَّ وَلَوْ كُنْتَ وَحْدَكَ

“Taklitçi olma, yalnız bile olsan hakkı söyle” diyebiliriz.

Yusuf Semmak

Bağlantı | kategori: ARAPÇA | tarih: 20/09/2015 | Yorum(1) | Yorum yaz
sadullah demircioğluabdullah bin mesud (r.a.) ‘’sakın biriniz imme’a olmasın’’ dedi. ‘’imme’a nedir’’ diye sordular. şu cevabı verdi : ‘’imme’a ‘benim şahsi görüşüm yoktur. insanlar ne yaparsa bende öyle yaparım. müslüman olursa müslüman olurum, kafir olursa kafir olurum’ diyen kimsedir. siz, ‘bütün insanlar küfre dönse, ben müslüman kalmaya kararlıyım.’ deyiniz’’

asrî bir nazarla imme’anın manası; itikadî ve ona taalluk eden meselelerde, popüler kültürün ve modanın iktiza ettiği bir tarzda gayr-i islami inançlar arasında gidip gelmektir.
tarih: 16.03.2019
YORUM YAZINIZ
İSMİNİZ

E-Posta (Gizli)

Web siteniz

Yorumunuz

Güvenlik kodu
27.09.2023Çarşamba
Son Konular .: NASİHATLER 17
.: 115- Ebu Hanife Hakkında | Yusuf Semmak
.: 114- Arapça Test Çözümleri – Tesniye'nin (İkilin) İ'rabı | Yusuf Semmak
.: 113- Kur’an Okuma ve Öğretme Karşılığında Ücret Almak, Ölüler için Kur’an Okumak ve Rukye Bahsi - PÇMO – 44
.: NASİHATLER 16
.: 112- Peygamberin Kabrini ve Diğer Kabirleri Ziyaret ve Ölülere Nelerin Fayda Vereceği - PÇMO – 43
.: Muhtelif Konularda Kısa Kısa - 7
.: 111- Kâfir Olarak Ölenlere, Dünyadaki İyi Amelleri Fayda Sağlamaz! | Yusuf Semmak
.: 110- Benim Babam da Senin Baban da Ateştedir! | Yusuf Semmak
.: 109- Hz. Ömer’in Hılâfeti Devrinde Bir Adamın Hz. Nebî'nin Kabrine Gelip Onunla Tevessül Etmesi – 42
.: 108- İman Edip Müslüman Olmak Tertemiz Bir Sayfa Açmaktır! | Yusuf Semmak
.: 107- Peygamberimizin Kabrini Ziyaret Meselesi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 41
.: 106- Zamanın Önemi ve Su Gibi Akan Ömür! | Yusuf Semmak
.: 105- Mü’min Sabahlayıp Kafir Akşamlamak veya Mü’min Akşamlayıp Kafir Sabahlamak! | Yusuf Semmak
.: 104- Tarihte Putperestlik Nasıl Başladı? - Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 40
.: 103- Müslümana Sövmenin ve Onunla Savaşmanın Hükmü Nedir? | Yusuf Semmak
.: 102- Türbe ve Kabirleri Ziyaretin, Bid’at Olan Tevessülle İlişkisi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 39
.: 101- Münafıkların Özellikleri Nelerdir? | Yusuf Semmak
.: 100- Müslümanı Tekfir Eden Kimsenin Durumu Nedir? | Yusuf Semmak
.: 99- Tevessülün Anlamı, Kısımları ve Bid’at Olan Tevessül – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 38
.: 98- Ehl-i Kıble Kime Denir? | Yusuf Semmak
.: 97- Hz. Yusuf’un Mısır’daki Konumu (3) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 37
.: 96- Bir Mezhebe Uymak Zorunda mıyız? | Yusuf Semmak
.: 95- Hz. Yusuf’un Mısır’daki Konumu (2) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 36
.: 94- Hz. Yûsuf’un Mısır’daki Konumu (1) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 35
.: 93- Ru'yetullah (Allah'ın Görülmesi) Meselesi | Yusuf Semmak
.: 92- Allah’tan Başka Kanun Koyucu Yoktur! (2) - Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 34
.: 91- Allah’tan Başka Kanun Koyucu Yoktur! (1) – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 33
.: 90- Hz. İbrahim’in Nemrud’a, Babasına ve Kavmine Tebliği – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 32
.: 89- Allah ve Mahlukat İlişkisi – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 31
.: 88- O Büyük Mahkeme'de! (Şiir)
.: 87- İmanın Artıp Eksilmesi Meselesi ve Ehl-i Kıble Kimdir? – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 30
.: 86- Peygamberimiz İslam’a Davet Metodu – Putperest Çağlarda Müslüman Olmak – 29
Son Yorumlar
Yusuf Semmak
Ve aleyküm selâm kardeşim. Tâbi
Bekir Yetginbal
Canım kardeşim selamualeykum GÜN
Bekir Yetginbal
Ey Rabbim bu kulunun gayretlerini
Mahmut
Selamünaleykum Yusuf peygamberin
Ufuk
Çok güzel
Şeyma
Bu nadide soru ve cevapları için
Ahmet
Doyurucu bir yorum Teşekkürler
Yusuf Semmak
Son mısralar/dizeler hep "Lâm" ha
Baraa
Bence çoooook güzel bir site
ali
İlmî Arapça Sayfası http://www
ali
Faydalı Bir Maksud Programı http
ali
Faydalı Bir Emsile Programı http
Yusuf Semmak
BU DERSTE İŞLENEN BAŞLICA MEVZULA
Derya Atan
Ağzınıza, yüreğinize sağlık hocam
Firdevs Sevgi
inş güzeldit.
misafir
⭐⭐⭐⭐&
mustafa
Abi çook teşekküür ederim
Medine
Cenetin kapısın geçmek istiyom
Yusuf Semmak
Namazda Salli-Bârik okurken, Peyg
Yusuf
Allah razı olsun hocam çok anlaşı
Yusuf Semmak
Saçınızı erkeğe kestirmediğiniz,
Meryem
Verdiğiniz bu bilgiler için çok t
Yusuf Semmak
+ Ayrıca Hadîs'in açıklamasında d
Yusuf Semmak
Güzel bir yorum. Fakat biraz açık
metin
hadiste gecen Gölge Arsin gölgesi
Rüya
Çok teşekkür ederim
Şule
Çok teşekkürler
sadullah demircioğlu
abdullah bin mesud (r.a.) ‘’sakın
Yusuf Semmak
Bir kardeşimiz, selâmdan sonra; “
Yusuf Semmak
EVET, YİNE SİGARA! Bugün piyas
İbrahim sarıtaş
Allahrazı olsun
Muhammet ****
Bizim din hocamız başınızı örtmek
Ali Özbek
Hocam Allah razı olsun mükemmel b
© 2012 YUSUFSEMMAK.COM